Las Vegas’ın ışıl ışıl neon tabelaları altında, kasabanın karanlık arka sokaklarında bir ölümcül oyun oynanıyordu. Terörün gölgesi her köşeyi sarmış, şehrin kalbine korku salmıştı. Bu karanlığın ortasında, seçkin bir özel kuvvetler ekibi, şehri yok edecek bir bombayı etkisiz hale getirmek için görevlendirildi. Operasyon son derece riskliydi, her adımda ölümün soğuk nefesi hissediliyordu. Ekip, adrenalin ve gerilimin etkisiyle, tüm cesaretlerini toplayarak bombaya doğru ilerledi.
Sonunda, bomba etkisiz hale getirildi ve şehir kurtarıldı. Sevinç çığlıkları gökyüzüne yükseldi, kutlamalar gecenin karanlığını aydınlattı. Ekip, zafer sarhoşluğu ile kahramanlar gibi alkışlandı. Fakat bu coşku çok sürmedi. Kutlamaların en hararetli anında, ürkütücü bir gerçek ortaya çıktı: etkisiz hale getirilen bomba sahteydi. Gerçek bomba hala bir yerlerde, şehrin kalbinde gizleniyordu.
Bu haber, kutlama atmosferini bir anda yıkıma uğrattı. Ekip, zafer sarhoşluğundan ani bir ayılmaya sürüklendi. Sevincin yerini panik ve korku aldı. Sarhoşluk ve neşenin etkisinden kurtulmak, gerçekle yüzleşmek ve şehrin kaderini yeniden ele almak zorundaydılar. Gerçek bomba hala bir yerlerde ticking yapıyor, her an patlayarak şehri yok etme tehdidini sürdürüyordu.