Bir akşam, eski bir arkadaş toplantısında eski anıları yad ederken, Ecem ve Cenk’in ilişkilerinin üç yıl önceki mükemmel görünümünü hatırladılar. Ancak zaman geçtikçe, bu pürüzsüz görünümün arkasında derin çatlaklar oluşmuştu. İlk başlarda her şey mükemmel görünüyordu; aşklarının ateşi her an yanıyordu. Ancak, küçük anlaşmazlıklar birikerek, büyük tartışmalara dönüştü ve evliliklerinin parlayan ışığını söndürdü. Gün geçtikçe büyüyen bu çatışmalar, onları umutsuzluğun eşiğine getirdi. Fakat, her sabah yeniden doğarak ve karşılaştıkları zorlukları birlikte aşarak, aralarındaki derin sevginin ve bağlılığın gerçek anlamını keşfettiler. Sonuçta, onları bir arada tutan şeyin sadece aşk değil, birlikte yaşadıkları her anın değeri olduğunu fark ettiler.