Abby, hayatın karmaşık dokusunda kendi yolunu bulmaya çalışıyordu. Geçmişin acı izleriyle boğuşurken, üniversiteye adım attığında, umutla dolu bir yeni başlangıç arayışındaydı. Ancak, içindeki boşluk, onu huzursuz ediyordu. Tam da bu sırada, Travis adında bir adamla tanıştı. İlk başlarda sadece rastlantısal bir karşılaşma gibi görünse de, zamanla aralarında derin bir bağ oluştu. Ancak bu bağ, onların kendi iç savaşlarıyla yüzleşmelerine neden oldu. Abby, aşkın, kendi kişisel hedefleriyle çatıştığını fark ettiğinde, önünde büyük bir seçim olduğunu biliyordu. İki genç, ne aşklarını ne de bireysel hedeflerini feda etmek istemiyorlardı. Bu, onları yeni bir başlangıç arayışına sürükledi, kendi mutluluklarını bulmaya. Ve bu arayış, onları hem ilişkilerinde hem de kişisel olarak derin bir dönüşüme götürecekti.